Son dönemde en çok tercih edilen kalıcı makyaj uygulaması kuşkusuz Microblading!
Sebebi ise en basit anlatımıyla, Microblading’in kıl tekniği ile bütünleşmiş olması. Yani microblading kıl çizgileri çizilerek yapılabildiğinden, Microblading = Kıl Tekniği gibi algılanıyor.
Oysa ki, kıl tekniği sadece Microblading ile yapılmıyor, daha önce de var olan mikropigmentasyon ile de kıl tekniği uygulaması yapılabiliyor. Ancak mikropigmentasyon ile kıl tekniği uygulaması yapan yerlerin az sayıda olması sebebiyle çok bilinmiyor.
Peki yalnızca kıl tekniği olarak anlaşıldığı için mi Microblading çok tercih ediliyor?
Hayır, yalnızca bu sebepten değil. Microblading ile kalıcı makyaj pigmentlerini deri altına yerleştirme işlemi klasik kalıcı makyaj kıl tekniğinde kullanılan iğnelerden 3 kat daha ince ve çoklu iğneler kullanılarak yapılıyor. Bu sebeple uygulama ile çizilen kaş kılları, gerçek kıl inceliğinde olup mikropigmentasyon tekniğine göre kimi zaman gerçek kaş kıllarından ayırt edilemeyecek kadar doğal görünüyor. Bu sebeple de, bu teknik ile yapılan işlemler doğal görünümlerinden dolayı kalıcı makyaj yaptırmaya çekinenleri de uygulamayı denemeye yönlendirmiştir. Yine bu etkidendir ki, kalıcı makyaj uygulamalarına olan ilgi ve kalıcı makyaj yaptıranların sayısı son dönemde artmıştır.
Ayrıca uygulamanın manuel el becerisine dayalı yapılması, mikropigmentasyon tekniğine göre daha kolay yapılabilir göründüğünden, yalnızca bir kalem ile yapılan bir uygulama olduğundan, ekipman maliyetinin düşük olmasından dolayı uygulamayı yapan yerlerin sayısı da artmış, bu da kalıcı makyaj uygulama fiyatlarının düşmesine yol açmıştır.
Microblading öncesinde kalıcı kaş kontüründen neden çekiniliyordu?
Çünkü Microblading uygulanmaya başlanmadan önce, kalıcı kaş kontüründe daha çok kaş doldurma tekniği uygulanıyordu. Kaş doldurma tekniği; belirlenen kaş tasarımının içerisinin kalıcı makyaj pigmenti ile komple boyanması şeklinde yapılıyordu. Uygulama yapıldıktan sonraki ilk hafta pigment çok koyu göründüğünden, uygulama yaptıran kişilere bu görünüm rahatsızlık veriyor ve bu durum aynı zamanda uygulamayı henüz yaptırmamış hanımları çok korkutuyordu. Yani neredeyse bir cesaret testi gibi bakılıyordu kalıcı makyaj işlemine.
Kaşı komple boyamadan, gerçek kaş kılı görünümünde çizgilerin kaş içerisine çizilebilmesi, hanımları uygulama yaptırmaya cesaretlendirdi.
Yani aslında korkutan ya da kaçınılan Mikropigmentasyon değil, kaş içinin boyanması idi.
Microblading, mikro incelikteki iğnelerle gerçek kaş kılları gibi görünmesi sebebiyle daha fazla tercih ediliyor.
Buna karşın, microblading derinin üst yüzeyine çok ince çizgilerle yapıldığı için boyama tekniğine göre çok daha az pigment deri altına enjekte edilir. Bu sebeple microbladig uygulamasının kullanım süresi de mikropigmentasyona göre daha kısadır.
Mikropigmentasyonda, microbladin’ge göre pigment iğne ile derinin daha altına yerleştirilebildiğinden, uygulamanın kullanım süresi 2 yıla yaklaşabilirken, Microblading’te bu sure 7-8 ay olarak kısalıyor.
Doğal görünümünden dolayı tercih sebebi olan Microblading, daha kısa olan kullanım süresinden dolayı caydırıcı oluyor mu derseniz; Hayır,
Tersine, yüzün tam ortasına yapılacak bir kalıcı makyaj uygulamasının yapıldıktan sonra çok uzun sure kalıcı olacağı yine kişiyi korkutabiliyor. Bunun yerine uygulamanın aylar sonra silineceği fikri, uygulamayı denemeye değer kılıyor.
Hem belki de kaş şeklimden mutsuz olacağım, belki değiştirmek isteyeceğim, belki de ilk yapıldığından bir süre sonra sıkılacağım kaşlarımdan, kim bilir?
İşte bu sebeplerden Microblading işlemi denemeye değer
Hepinize sevgiler.
Aylin Çetinkaya
Instagram @aylincetinkayacom